"Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan, rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş milletler;
evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar."
evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar."
Kemal Atatürk
Çok şeyler var içimde ülkenin şu anki haline dair, dile getirirsem gerçek olduklarını kabul etmiş olurum diye korktuğumdan susuyorum. Bu sabah O'nu düşündüm, tek başıma, gurbet elde. Kimsenin birşeyden haberi yokken, 09:05'de dikip gözümü uzaklara, çok güvendiği bizlere emanet ettiği değerlerin ne kadarını anlayabilip, ne kadarına sahip çıkabildiğimizi tarttım. İyimser olmaya çalıştım.
Ulusal yasımızın medyada bu sene nasıl yer bulduğunu görmek için gazetelere göz gezdirdim. Köşe yazıları beni çok tatmin etmedi açıkçası. Daha fazla yazarımızın O'ndan bahsetmesini isterdim. Birileri çıkıp da, "10 Kasım ya bugün, herkesin konusu hazır" der diye mi, O'ndan bahsetmek artık popüler olmadığı için mi, yoksa topyekün bir unutturma kampanyası yürütüldüğü için mi bilmem ama bizi sindirdiklerini sanan birileri varsa büyük bir yanılgı içerisindeler. Biz Cumhuriyetimizin ebedi bekçisiyiz, yeri geldiğinde ne yapılması gerektiğini de çok iyi biliriz.
Eminim bugün benim okuduklarım haricinde birçok yazar köşesinde Ata'mızı anmıştır, kimsenin hakkı yenmesin. Yarın da yazılar çıkacaktır yüksek ihtimalle. Bugünküler arasından Milliyet'ten Fikret Bila, Melih Aşık ve Hasan Pulur, Hürriyet'ten ise Yılmaz Özdil'in yazılarında iktidar sahiplerinin ders alabileceği çok şeyler olduğunu düşünüyorum.
Başımız sağ olsun.
ilk cümle nasılda vurucu !
YanıtlaSil